Balkonda Bir Görünmez Adam

Şehrin en kalabalık duraklarından birindeydim. Bu şehirde nefes alan herkesin ömrünün bir kısmını harcamak zorunda olduğu modern bir açık hava hapishanesini andırıyordu. Sıradan bir durak işte:Her gün uğradıklarımızdan bir tanesi.

Bu durağın karşısında da çoğusun da olduğu gibi bir ev vardı ve çoğu evde olduğu gibi bir balkon. Benim ve durakta birlikte beklediğim onlarca kişinin umurunda olmayan bir balkon. Nasıl gördüm? Bilmiyorum. Balkon da bir tuhaflık vardı: Bir şeyler oluyordu.

Balkonda görebildiklerim; beyaz bir sakal, siyah şalvar, kel bir kafadan ibaret ama bu adam hiç durmuyor iki kolunu ayırmış haykırarak dua ediyordu. Durmadan şekilden şekle giriyor, sürekli hareket halindeydi. Dua etmekten çok balkonda bir şeyler göstermeye çalışıyor gibiydi. Sonra “bana mı bir şeyler söylemeye çalışıyor?” diye düşünüp kafamı çevirdim. Ara sıra  göz ucuyla bakıyordum ama hareketler giderek şiddetleniyor, bir şeyler oluyordu. Hem o kadar kalabalıkta neredeyse görünmez bir yerdeydim: beni göremezdi. Görmüyordu zaten umurunda da değildim.

kalabalıkta kaybolmak

O ben gelmeden önce başlattığı bir küfür ayinini sürdürüyordu. Tüm şehre kin kusuyordu, duraktakilerin üzerinden. Sanki şehir hayatı boyunca ona küfretmiş, oda bu şekilde intikam alıyordu. Hiç durmaya niyeti yoktu; kah balkonu gösteriyor, kah diğer binaları, kah uzak yerleri, kah insanlara bakıyor, oturuyor, kalkıyor… Hiç durmuyordu. Nasıl bir kin biriktirmişti? O mesafeden anlaşılmıyordu.

Zaten belli belirsiz bir şey görünüyordu, parmaklıkların arkasında. Belki de yanılıyordum: Zavallı bir insana işkence ediliyordu orada, sadece feryat ediyordu ‘yardım istiyordu’ . Pekte anlamadım aslında, hiçte umursamadık biz durak sakinleri.

O gün hepimiz için çok yoğun geçmişti ve ertesi günün yorgunluğu ,eve gitmeden, yapışmıştı yakamıza. Bekledik, bekledik, bekledik ve sırayla tahliye edildik evlerimize. Dedim ya “umurumuz da bile değildi” olanlar; küfür ediyor, yardım istiyor, bir şeyler anlatıyor çok bi fark yoktu bize göre. Zaten onu görmüyor, varlığını bile kabul etmiyorduk.

Etmeyeceğiz.

1 yorum:

  1. şehir insanı umursamazlaştırıyor, yorgunluk, tekdüzelik gözümüze perde oluyor, duyarsızlık perdesi adeta. ama şimdi iyi niyet gösterip adamın yakınına gitseniz, ne olduğuna baksanız, sorsanız, kimse kimseden iyilik beklemez oldu, belki de kafanıza saksı yiyeceksiniz.

    YanıtlaSil

Lütfen eleştirinin sınırlarını zorlayın.
Yorumlama biçimi:Anonim'i seçerek isimsiz yorum yapabilirsiz.
Spam içeren yorum yayınlanmaz.Örn;küfür,hakaret,reklam,vb.
Yorum gönderildikten sonra yorum üzerindeki bütün haklar sitenindir.
Yorum gönderen herkes yukardaki yönergeyi onayladığını kabul ve ilan eder.